KÜLTÜR SANAT

Karnak Tapınağından Konstantinopolis’e Theodosius Dikilitaşı

Karnak Tapınağı Mısır’ın Luksor şehrinin 2,5 km kuzeyinde, küçük bir köy olan El-Karnak’ta yer alır. Tapınak , dünyada bugüne kadar inşa edilmiş en geniş yapıdır.İçerisinde birçok tapınak barındıran Karnak Tapınağına her gelen firavun (yaklaşık 30 firavun) kendinden izler bırakmak için tapınağa bir şeyler eklemiştir. Bu nedenle Karnak'ın yapımı 2000 yıldan fazla sürmüştür.

Karnak tapınağı, bir mimarlık ve kabartma sanatı hazinesi gibidir. Karmak'ın süsleme sanatı kabartmadan çok kazımadır. Hipostil salonunda yaklaşık 134 sütun vardır. Karnak'ta 8000 adak taşı,450 heykel ve 10'a yakın sfenks bulunur. Ayrıca Kraliçe Hatcepsut‘a ait, 29.5 metre yükseklikte 322 ton ağırlığındaki, dikilitaş yer alır.

Karnak -Dikilitaş

Günümüzde Sultanahmet meydanında bulunan Theodosius Dikilitaşı da Orijinal halinde Karnak Amon-Ra tapınağının önünden alınarak getirilmiştir.

Konstantinopolis’e getirilecek olan bu anıt nedensizce limanda uzun süre bekletilmiştir. Sonra İmparator Julianus’un emriyle (361-363) bir gemiye yüklenerek Konstantinopolis’e getirilir. Buraya ulaşması kırk yıl kadar süren anıt, İmparator I. Theodosius döneminde (379-395) 390 yılı civarında bugünkü yerine dikilir. Bu nedenle dikilitaş, Theodosius Sütunu olarak da anılır.

Firavun III. Tutmosis (M.Ö. 1502-1488) adına yaptırılan dikilitaşın bir de ikizi vardır. Her iki dikilitaş da Büyük Constantinus zamanında (324-337) bulundukları mabedin önünden alındıktan sonra biri Roma’ya, diğeri Konstantinopolis’e gönderilmek üzere İskenderiye Limanı’na nakledilmişlerdir. Yalnız Costantinopolis'e getirilecek obelisk (Dikilitaş) yerinden sökülürken 6 metrelik bir parçası kırılır, geriye 18.5 metrelik parçası kalır. 2005 yılında yapılan kazılar esnasında dikilitaşın kırık parçası bulunmuştur.

Dikilitaş’ın üzerinde (dört cephesinde) hiyeroglifler yer almaktadır.

Kuzeybatı cephesi

“18. sülaleden Yukari ve Asağı Mısır’ın sahibi 3. Tutmosis, Tanrı Amon’a kurbanını sunduktan sonra Horus’un yardımıyla bütün denizleri ve nehirleri hükmü altına alarak hükümdarlığının otuzuncu yılı bayramında bu sütunu daha nice zamanların getireceği bayramlar için yaptırdı ve dikti.”

Kuzey cephesi

“Gizli ve kutsal ismin her tecellisine mazhar olan tanrı Amon’a kurbanını büyük bir acz içinde sunduktan sonra, ondan yardımlar dilenerek güneyin dostu, dinin nuru iki tacın (Aşağı ve Yukarı Mısır) sahibi, kudretli hükümdar ülkesinin sınırlarını Mezopotamya’ya kadar götürmeye azmetti.”

Güneydoğu cephesi

“Güneşin doğduğu sırada sahip olduğu altın renkleri dünyaya yayan Horus’un verdiği kuvveti, serveti, kuvvetli sevgi, saygıyı taşıyan ve Aşağı ve Yukarı Mısır’ın tacına sahip olan ve bizzat Güneş tarafından seçilmiş olan firavun, bu eseri babası Ra için yaptırdı.”

Güney Cephesi

"Tanrı Horus’un lütfuna mazhar olan ve Güneş’in oğlu unvanını taşıyan Aşağı ve Yukarı Mısır’ın hükümdarı olan firavun, kudret ve adaletle bütün ufuklara nur saçtı. Ordusunun önüne geçti. Akdeniz’de dolaştı, bütün dünyayı mağlup etti. Sınırlarını Naharin’e kadar yaydı. Mezopotamya’ya azimle gitti, büyük savaşlar yaptı".

Dikilitaş’ın Kaidesi

Dikilitaş’ın Kabartmalarla süslü mermer kaidesi iki kademeden oluşmaktadır. En alt kısımda Dikilitaş’ın Hipodrom’a getirilişi ve halatlar yardımıyla bir rampa üzerinden destek alınarak nasıl dikildiği tasvir edilmektedir.

Diğer kademede ise imparator Theodosius’un hayatını anlatan kabartmalar vardır. Kabartmaların bir yüzünde yarım daire şeklinde bir kemerin altında oturur vaziyette dört figür bulunmaktadır; içlerinde en iri olanı imparator Theodosius, solundaki Batı Roma İmparatoru II.Valentinianus, sağında oğlu Arkadius ve onun yanında da en küçük oğlu Honorius yer alır. Oturdukları yerin altında ise eğilmiş olarak karşılıklı iki yönde imparatora yönelmiş Persler ve Germenler bulunmaktadır. Giyimlerine göre solda sivri başlıkları olan dört kişi Perslerden, sağ taraftaki pelerinli dört figür Germenlerdendir. Ellerinde imparatora sunmak üzere getirdikleri hediyeleri tutmaktadırlar. Bir başka yüzde ise imparator kathisma’da bu kez ayaktadır ve elinde birinciye vereceği çelengi tutmaktadır.

Dikilitaşın kaidesinde yer alan yazılarsa Doğu Roma İmparatorluğunda adet olduğu üzere Grekçe ve Latince yazılmış. Grekçe yazı bir anlatıcı ağzından şöyle diyor:

“Devamlı bir suretle yerde duran bu taşı dikme cesaretini İmparator Theodosius gösterdi ve yardımına Proclus çağrıldı. Bu şekilde otuz iki günde yerine dikildi.”

Latince metin ise taşın ağzından yazılmıştır:

“Önceleri direnmiştim; fakat yüce efendimizin emirlerine itaat ederek, yenilen tiranlar üzerinde zafer çelengini taşımam gerekti. Her şey Theodosius ve onun kesintisiz sülalesine boyun eğiyor. Bana da galip geldiler ve reis Proclus’un idaresi altında otuz günde yükselmeye mecbur oldum.”

Theodosius Sütunu 18.5 metre boyunda olup kaidesi ile birlikte 24.8 metreye ulaşır. Pembe granitten yapılan dikilitaş 200 ton ağırlığındadır.

Kaynak

İstanbul Tarihi ve Yapıları, Nea Roma Constantinople, İbrahim Sağlam

https://www.neoldu.com/

http://merakediyorumgrubu.blogcu.com/

http://bugraderci.blogspot.com/