İnsanoğlunun yapısı fizyolojik ve psikolojik olarak gelişir ve değişir. Bedenimizde olan bir değişim psikolojimizi etkilerken psikolojimizde olan bir değişim de fizyolojik yapımızı etkiler.
Bununla birlikte düşüncelerimiz ve duygularımız çevreye sergileyeceğimiz davranışlarımızı şekillendirirken, davranışlarımız ve beden dilimiz de duygu ve düşüncelerimizi şekillendirir.
Yapılan araştırmalara göre esneme davranışı en hızlı bulaşan davranıştır. Tıpkı bu durum gibi gülümsemek de esneme kadar hızlı bulaşan bir davranıştır.
Çevrenizde sürekli somurtan, yakınan ve mutsuz tipler varsa bir süre sonra siz de onlar gibi karamsar bir yapıya bürünebilirsiniz. Kişinin sabah aynada kendine gülümsemesi anında bile beyin karşıdan aldığı gülümseme sinyalini yakalar. Ayrıca gülümsemek için kullanılan kasların sinyalleri de beyne gider. Bu davranışları yorumlayan beyin yapımız mutlu olduğumuz kararına vararak mutluluk hormonlarının üretimini arttırır.
Peki nedir bu hormonlarımız? Zevk almamızı, mutlu olmamızı sağlayan pek çok hormon vardır. Seretonin hormonu ile kişi mutlu olurken, dopamin hormonu ile zevk alır ve odaklanır, oksitosin ile sevgi ihtiyacını karşılar. Bu hormonları aktif hale getiren bir gülümsemenizdir. Bu yüzden gerek çevrenize, gerek aynada kendinize gülümsemeniz günü mutlu geçirmeniz noktasında bir destek olacaktır.
Gülümsemek o kadar etkilidir ki yapılan araştırmalara göre karşı tarafa mesaj ile gönderdiğiniz gülümseme işareti kişide mutluluk hormonlarının artışını sağlıyor. Ayrıca komedi filmleri izleyen kişilerin film anında ve film sonrasında mutluluk hormonlarını daha fazla salgıladıkları görülmüştür.
Gülümsemek ruh ve beden sağlığınız açısından çok faydalıdır. Ruhun olumlu duygularla dolmasını sağladığı gibi vücudun bağışıklığını da güçlendirir. Bu yüzden hem kendinize, hem sevdiklerinize ve sevenlerinize değer verin; gülümseyin.
Uzm. Psikolog Sümeyye Arslan
PARLAK HAYAT PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK MERKEZİ